Şevval Kalınca
14 min readJun 16, 2021

Flört Şiddeti, Boyutları ve Etkileri

Flört Şiddeti Nedir?

Flört, karşı cins veya hemcins ile kurulan duygusallığı veya cinselliği içerisinde barındıran arkadaşlıktan daha özel bir ilişkidir. Flört şiddeti, fiziksel, cinsel, sosyal, psikolojik, dijital gibi şiddet türlerini içerebilen ve karşı tarafa (partnere) incitmek, acı vermek amacıyla yapılan kontrollü ve kontrolsüz davranışları kapsar. Kontrollü ve kontrolsüz kelimelerine vurgu yaparak flört şiddetine sebebiyet veren etmenlerin genişliği sebebiyle partner bu şiddeti bilinçsizce de uygulayabilir. Sadece ilişki devam ederken değil sona erdiğinde de şiddet başlayabilir.[1] Bu konuda en önemli etmenler toplumsal cinsiyet temelleri ve toplumsal değerlerdir. Ayrıca kişinin kendi geçmişi ve yaşadıkları da çok önemlidir. Örneğin narsist kişilik özelliklerine sahip bir partner ilişki içerisinde baskın olmak özelliğini kullanmayı tercih edebilir. Bu özellik beraberinde sürekli haklı olma durumu, en iyiyi bilme halini peşinden getirerek partnerin eleştiri veya olumsuz bir karşı çıkışı reddetmesine yol açar. Her cinsiyet için geçerli olsa da özellikle toplumsal cinsiyet temellerinin sebebiyet verdiği “ataerkil” toplumlarda kadınların sıkça maruz kaldığı bir şiddet türü olmaktadır. Sevgililik veya başka bir isim altında farklı ilişki biçimleri içerisinde görülebilir. Yoğun olarak 16–24 yaş aralığında rastlanmaktadır.[2] İlişkiler kendine has özellikler barındırabilir, flört şiddeti ilk baştan itibaren de var olabilir sonradan zamanla da ortaya çıkabilir. Özellikle zamanla artan şiddet ilişki içerisinde bulunan için fark edilmesi oldukça güç bir duruma çeviriyor ve şiddet gören için ilişkiyi sona erdirmek güçleşebiliyor.[3] Flört şiddetinin ciddiyetini anlatmak için ise şiddetin sonunun en çok ölümle sona eren şiddet tipi olduğunu söylemek yerindedir.[4]

Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, 2017

Şiddet Boyutu

Flört şiddeti ile birçok farklı boyutta ve alanda karşılaşılabilir.

Psikolojik flört şiddeti, partnerlerden birinin karşısındakini duygusal anlamda incitici, korkutucu veya kendisine duyduğu saygısını azaltacak sözler ve davranışları kapsar. Aşağılama amacı ile küçük düşürücü sözler söylemek, bunu simgeleyen lakaplar takmak, kıyaslama ile yetersiz hissettirmek, küfür ve hakaret etmek, her anlamda değersiz hissettirecek hareketler örnek verilebilir. Diğer taraftan ise partner korkutma ile kişiyi kontrol etmeye çalışabilir. Konuşmalarında bağırarak veya yakınındaki nesnelere vurup kırarak, kişinin sırlarını açıklayacağı konusunda tehdit ederek, kişinin sevdiği bir şeye zarar vermek konusunda ve partnerin kendisine zarar vereceği konusunda tehdit ederek davranışlarda bulunması örnek verilebilir.

Sosyal flört şiddeti, partnerin kişiyi sosyal ilişkilerinde kendi kontrolü altına almaya çalışmasıdır. Sosyal arkadaşlıklarına müdahale edip kişinin yalnızlaşmasını sağlar. Sadece arkadaşlık değil aile bağları için de kısıtlamalar getirerek kişiyi yalnızlaştırabilir. Var olan sosyal ilişkilerini bitirmeye, yeni kuracağı sosyal bağlar içinse kısıtlayıcı tavırlarıyla bu bağı engelleyici faaliyetler içerir. Bunları kıskançlık bağlamında yaptığını iddia eder. Örnek olarak kişinin ilişki kuracağı cinsten kişiler ile görüşmesini istemez.

Fiziksel flört şiddeti, kişiye karşı partner tarafından zarar vermek amacıyla fiziksel güç kullanılmasıdır. Fiziksel şiddetin varlığı için kalıcı bir iz ya da yara gerekmez,[5] zarar verme amacıyla uygulanan güç yeterlidir. Tokat veya yumruk atmak, dövmek, ittirmek, sarsmak şeklinde direkt müdahale olabilirken kesici veya delici bir alet, bir silah çekmek de olabilir.

Cinsel flört şiddeti, partnerin kişiyi cinsel içerikli davranışlara onayı olmadan zorlamasıdır. Kişi açıkça hayır demiş olabilir ve bunun üzerine partner taciz, tecavüz gibi davranışlarda bulunabilir. Ya da partner cevabı “evet” yapmak için baskı uygulayabilir. Ayrıca doğum kontrol yöntemlerinin kullanılmasının engellenmesi de cinsel şiddet içerisindedir.[6]

Dijital flört şiddeti, kişinin ilişki içerisinde veya sonrasında partner tarafından teknolojik araçlar ile veya sosyal medya üzerinden baskı, tehdit veya kontrolü sağlamaya yönelik davranışlara maruz kalmasıdır. İlişki içerisinde güven unsurunu öne sürerek kişinin sosyal medya hesaplarının şifrelerini talep edip, hesabını kontrol etmesi oldukça yaygındır. Bizzat telefonun kendisine ulaşıp onu da izinsiz karıştırması da eklenebilir. Kişiyi çok sık aralıklarla aramak ve mesaj atmak vasıtasıyla rahatsızlık vermek, cinsel içerikli mesajlar göndermek, karşı tarafa cinsel içerikli fotoğraf göndermesi için baskı yapmak, partnerin elinde bulunan bazı özel veya kişinin istemeyeceği fotoğrafları paylaşmak ile tehdit etmek örnek verilebilir. Partner dijital ortamda şiddet uygularken kendini göstermeyip anonim şekilde de olabilir. Özellikle anonim olabilme, dijital ayak izinin kalıcılığı, kolayca paylaşılabilme özelliği bu şiddet türünü arttırmaktadır.

Israrlı takip (Stalking), partnerin kişiyi sürekli şekilde takibe alması sonucu özel hayatını kısıtlaması, saldırmasıdır. Israrlı takip, hem süregelen ilişkide hem de ayrılma sonrasında gerçekleşebilir. İlişki içerisinde, çağırılmadığı zamanlarda sık sık kişinin evine, iş yerine ya da okuluna gitmek, kişinin yakın arkadaşlarından kişi hakkında bilgi almaya çalışmak, yaptığı veya gittiği yerleri tespit edip hesap sormak görülebilir. İlişki sona erdiği zaman ise kişinin sürekli gittiği yerlerde tesadüfen karşılaşmak kapsamında karşısına çıkmak ve hakkında sürekli bilgi edinmek için araştırmak ile karşılaşılabilir. Kişi üzerinde korku izlenimini yaratmak ve ona gözdağı vermek ana amaçtır.

Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, flört şiddetinin tespit edilmesini kolaylaştıracak bazı örnekler üzerinden sorular yayınladı. Bunlar hem kişinin kendisine hem de karşısındaki partnerine yönelik sorular olmak üzere ikiye ayrılıyor. Kişinin kendisi için; sıklıkla partnerinin kızacağını düşünüyorsa, sürekli kendini partnerini sakinleştirmek zorunda buluyorsa, partneri için sıkça kendi isteklerini ikinci plana atıyorsa, kendisini suçlu hissedeceği ya da bazı şeyleri gizlemek durumunda kaldığını düşünüyorsa, kendisini sosyal çevresinden soyutluyor ve partneri konusunda güvende hissetmiyorsa flört şiddetini yaşıyor olabilir. Kişinin partneri için; partner fevri sinirlenmeler veya duygu değişimleri yaşıyorsa, sürekli kişiyi kıskanıyor ve bunu öne sürerek kişiyi sınırlıyorsa, sık sık kişiye yapması ve yapmaması gereken şeyleri belirtiyorsa, kişiye çoğu zaman ulaşmak istiyor ve bunu başaramadığında kişiye karşı sinirleniyor veya darılıyorsa, kişinin fikirlerine saygı duymayıp onları küçümsüyorsa, gizlice kişinin telefon, tablet, bilgisayar gibi eşyalarını karıştırıyorsa, kişi istemese de onu kendi istediği hareketlerde bulunmaya zorluyor ya da ikna ediyorsa flört şiddetinden bahsedilebilir.

Selçuk Üniversitesi’nde üniversiteli kadın öğrencilerle yapılan bir grup araştırmasında flört şiddeti gören kadınların anksiyete ve umutsuzluk seviyelerinin yükseldiği tespit edilmiştir. Bunların sonucu özellikle depresyon veya intihara daha meyilli olma halini beraberinde getirmektedir. Kadınlar kendilerine duydukları saygının sarsıldığını ve daha değersiz hissettiklerini de eklemişlerdir. Umutsuzluk düzeyi artışının flört şiddeti gören kadınlarda daha fazla olduğu görülse de büyük bir artış söz konusu değildir. Flört ilişki tipinin evlilik gibi hukuksal geçerliliğe sahip olmaması ve son vermenin nispeten daha kolay olması da bu noktaya etki etmiştir.[7]

Sosyal Boyutu

Flört şiddetinin altında yatan sebeplerin birçoğu da sosyal içeriklidir. Öncelikle toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin flört şiddetini haklı çıkartacak bir etkisi vardır. Günlük yaşamın içerisinde yer alan işlere kadar kadın ve erkek üzerinden ayrıştırılmaya gidilmesi birçok şiddeti normalleştirmektedir. Bunun sebebi çocukların toplum değer ve yargıları, kültür ile birlikte büyümeleri ve kadın ve erkeğe ayrılan rolleri bunun ışığında benimseyerek uygulamalarıdır. Cinsiyet kalıpları içerisinde sıkışanlar daha sonra içerisinde bulundukları ilişkilerde bunları göstermekten çekinmiyorlar çünkü onlar için oldukça meşru ve normal geliyor. Örneğin 2021 yılında bir kadın “yemek yapma” konusu yüzünden öldürülmüştür.[8] Yemek yapmak kadar insani bir olgunun toplumsal kalıplar aracılığıyla kadınlara yüklendiği ve kadınların hayatı kadar önemli bir durumda görülmeleri oldukça ciddidir.

İlişki içerisinde kadının erkek tarafından korunması gerekliliği üzerine büyük bir inanç vardır. Bu nedenledir ki erkeğin ilişki içerisinde “koruma” kapsamında kadını sınırlayıcı, denetleyici davranışlarda bulunması normal karşılanabilir. Fatma Fidan ve Yeliz Yeşil’in 60 kişilik öğrenci grubu ile yaptıkları araştırmalarda erkekler bahsedilen koruma kapsamında yapılan davranışları “sahiplenme” olarak adlandırmış ve normalleştirmişlerdir.[9]Ayrıca Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği’nce 3.153 kişilik genç ile yapılan araştırmada, %65 kadar büyük bir oranda genç partnerinin kendisinin kiminle olduğunu, nerede olduğunu, ne yaptığını kontrol etmesinin oldukça normal olduğunu belirtmiştir.[10] Her zaman ilişki içerisinde yer almayan flört şiddeti, ilişki bitiminde bu sahiplenme ve kıskançlığın sebebiyet gösterilmesi ile yoğun şekilde uygulanabilir. Partner eskiden duygusal ilişki içerisinde bulunduğu kişinin onsuz bir yaşam sürmesini farklı karşılayarak özellikle ısrarlı takibi sıkça yapar. Eğer kişi duygusal olarak başka bir ilişkiye başlamışsa eski partnerin şiddet boyutunu arttırabilmesi muhtemeldir.

Meşrulaşan bu davranış biçimleri ise flört şiddetine uğrayan gençlerin çözüm yolları önünde bir engel oluşturmaktadır. Bu şiddete uğramaktan utanan, polise gidecek kadar önemli görmeyen veya ailesine söylemekten çekinir hale gelmektelerdir.[11] Bunun bir sebebi de sanılanın aksine flört gibi duygusal bir ilişkinin içerisinde bulunmanın küçüklerin sahip olabileceği bir durum olmasıdır. Toplumsal kalıplara göre duygusal ilişkiler daha gizli sürdüğü için özellikle küçüklerin sahip olamayacağı, olursa toplumsal yaptırım olarak ayıplanacakları, dışlanacakları kanısı vardır. Bu nedenle özellikle küçükler yaşadıkları şiddeti paylaşmakta kendilerini güvenli hissetmiyorlar.

Flört şiddetine maruz kalanların olası yardım istememe sebeplerinin altında da sosyal boyut çok etkilidir. Kişinin kendisinin başkaları tarafından suçlanacağını düşünmesi, paylaşacağı şeylerin inanılamayacağına olan kuşkusu, bu şiddeti görmeye kendilerinin sebebiyet veriyor olduğunu düşünmeleri, özellikle katı normlara sahip aile yapısı içerisinde yer alanların kendilerinin ilişkileri anlamında kısıtlayacağı veya yasaklayacağına olan endişeleri başlıca sebeplerdir.[12] Ayrıca bir parantez açarak flört şiddetinin her zaman için toplumun çoğunlukla kabul ettiği sadece kadın veya erkek üzerinden olmayabileceğini belirtmek isterim. Eşcinsel bireylerinde duygusal ilişkilerinde rastlayabilecekleri bir şiddet türüdür. Özellikle LGBT+ gençlerin bu şiddeti paylaşmama nedeni cinsel yönelimlerin açığa çıkacağı korkusu ve bunun dolayısıyla yargılanacakları endişesidir.

Ne Var Ne Yok projesi kapsamında flört şiddetini besleyen bazı toplumsal mitlere yer verilmiştir:

Ø Sevgiyi açığa çıkarmanın yolu kıskançlıktır.

Ø Partnerine sürekli yazmak, aramak, takip etmek ona önem ve değer vermektir.

Ø Erkeklerin cinsel anlamda ihtiyaçları vardır ve bazen hormonlarını kontrol edemezler.

Ø Şiddet gören kişinin de bu şiddette bir payı vardır.

Ø Şiddeti kullanan partnerin eğitim seviyesi düşüktür.

Ø Bir kadın hayır dediyse biraz nazlanıyordur.[13]

Hukuksal Boyutu

Öncelikle belirtmeliyim ki mağdurların şiddeti hukuksal boyuta taşımaları bu alanda ne yapmaları gerektiğini biliyor olmaları ya da bunu yapacak bir kurumun varlığını bilmelerinden geçmektedir. Flört şiddeti her zaman için güçlü delilleri veya görülür etkileri barındırmaz fakat bu şiddetin varlığını da yok etmez. Türkiye özellikle bu noktada destek olabilecek sivil toplum örgütleri ile güçlü bir ağ oluşturmaktadır. Bu kuruluşlar mağduriyeti yaşayan hedef kitleyi, bu kitlenin çevresinde kitle ile temasa geçen ya da onlara yardım etmesi muhtemel kitleyi ve toplumun genelini etkin bilinçlendirme faaliyetleri sürdürmektedir. Bunlar özellikle yardım ve destek konusunda ulaşılabilecek başlıca kuruşlar arasındadır.

Hukuksal boyut ise şiddet tipine göre şekillenmektedir. Fiziksel veya cinsel şiddet gibi etkileri yıkıcı boyutlara ulaşabilen ve güçlü delillere sahip olabilecek noktalarda ceza suçlarını teşkil ederler. Cinsel şiddet Türk Ceza Kanunu’nun altıncı bölümünde yer alan “cinsel saldırı” kapsamında hapis cezası gibi çeşitli yaptırımlara tabidir. Kişi üzerinde onur kırıcı, küçük düşürücü ifadeler hakaret suçunu doğurur. Dijital şiddet içerisinde de değindiğim kişinin özel sırlarını veya özel görüntülerini paylaşmak ile kişinin sindirilmesi ise Türk Ceza Kanunu’nca şantaj suçu olarak düzenlenmiştir. Hukuksal yaptırımı ise hapis veya adli para cezası şeklinde düzenlenmektedir.[14] Şantajdan farklı olarak kişinin direkt vücut bütünlüğü (cinsel, fiziksel vb.) ya da mal bütünlüğü gibi konularda kişiyi korkutmak amacı ile sarf edilen sözler ve davranışlar tehdit suçunu oluşturmaktadır.[15] Flört şiddeti ilişkisi itibariyle resmiyet dahilinde bir geçerliliğe sahip olmayan ilişkileri içermesi ile diğer şiddet türlerinin yaptırımını zorlaştırdığını düşünmekteyim. Sevgililer arasında yaşanan şiddet içerikli kavgalar sonucu yeteri kadar önlem alınamadığı için şiddetin ölüm ile bitmesine sıkça rastlanılmaktadır. Özellikle %43’ünü flört şiddetinin oluşturduğu cinayet ile biten ve 10–29 yaşı kapsayan vakaların bir sebebi olarak görmekteyim.[16]

Uluslararası antlaşmalar ile çok daha koruyucu ve kapsamlı bir temeli oluşturmaktadır. CEDAW (Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi), daha ilk maddesinde kadınların ekonomik, sosyal, medeni vb. alanlarda temel haklarını kullanmalarının engelleneceği veya kısıtlanacağı cinsiyete bağlı durumları bir ihlal olarak görmüştür.[17] İstanbul Sözleşmesi (Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi), “kadın” kelimesinin 18 yaş ve altı küçükleri de kapsayacağını söyleyerek konumuz dahilinde küçük yaşlarda da sıkça rastlanan flört şiddeti mağdurlarını kapsamına almıştır.[18] Ayrıca bu şiddetin kaynağını flört şiddetinin kaynaklarından olan toplumsal bakış açısı içerisinde görmüş ve taraf devletleri uygulayacakları politikalarda cinsiyet eşitliğini sağlamak konusunda yükümlendirmiştir.[19] Sözleşme şiddet gören kadınlara yönelik olarak birçok destek sağlanmasını öngörmüştür. Şikayetler konusunda kişinin bilgi sahibi olmalarının sağlanmasının gerekliliğini belirtmiştir.[20] Uzman destek hizmetleri ile kişinin şiddet sonrasında mağduriyetinin etkilerini azaltmayı hedeflemiştir.[21] Barınaklar ile şiddet mağdurlarına her zaman gidebilecekleri güvenli bir yer, haftanın her günü ve saati ulaşıma açık telefon hatları ile de destek sağlanmasını güçlü şekilde vurgulamıştır.[22] 2021 yılı itibariyle İstanbul Sözleşmesi Türkiye tarafından feshedilmiş olsa da iptalinden itibaren 1 yıl süre ile hala yürürlükte kalacaktır. Sözleşme her anlamda flört şiddetinin kadın tarafında yer alan mağdurlarını korurken iptal kararı oldukça isabetsizdir.

Türkiye odağında başvurulabilecek yerler polis veya jandarma gibi acil yardım hatları, savcılık veya barolar, belediyeler bünyesinde yer alan kadın sığınma, dayanışma merkezleri, üniversitelerde yer alan destek merkezleri ve sivil toplum kuruluşlarıdır.

Türkiye ve Dünyada Durum

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki flört şiddeti dünyanın sorunu halindedir. Dünyada %10–55 arasında değişkenlik gösteren oranlarda flört şiddetine rastlanır.[23] 15 ila 49 yaşları arasındaki kadınlar ile Dünya Sağlık Örgütü’nce yapılan araştırmada Peru’da %70 oranında kadının flörtlerince cinsel veya fiziksel şiddete uğradıkları tespit edilmiştir. [24] Midwestern Üniversitesi’nin yürüttüğü bir çalışmada üniversite öğrencilerin en az %22’sinin duygusal ilişki içerisinde iken söz veya davranışlarının flört şiddeti içerisine dahil olduğunu bilmemektedir. [25] Amerika’da yer alan bir çalışmada ise kadınların flört şiddet türlerinden en çok cinsel, erkeklerinse duygusal olanı yaşadığı tespit edilmiştir.[26]

Türkiye’de paralel olarak oranlar benzemektedir. Çarpıcı olarak Fatma Fidan ve Yeliz Yeşil’in 60 kişilik (30 kadın, 30 erkek) bir grup üniversite öğrencileri yaptığı araştırmada grup içerisinde kadınların hepsinin flört şiddeti kapsamında yer alan şiddet türlerinden en az birine maruz kaldığını, erkeklerin hepsinin ise uyguladığı sonucuna ulaşılmıştır.[27] Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği’nce İstanbul odaklı yapılan bir araştırmada ise katılım sağlayan %44 oranında kişi bu şiddeti en az bir kere yaşadığını belirtmiştir.[28] Ankara’da 2002 yılında 148 kişilik üniversite grubu öğrencisiyle yapılan çalışmada gençlerin flört şiddetine dair oldukça yanlış bilgi ve yaklaşımlara sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Fiziksel vücut yapısının daha iri olduğu gençlerin partnerlerine daha fazla şiddet uygulayacağı görüşüne %7.9’u katılırken, %29.4’ü kararsız/fikri olmadığını belirtmiştir. Eğitim seviyesi düşük ya da eğitimsiz partnerlerin ilişkilerinde flört şiddetinin daha fazla olduğuna %58.3 oranında öğrenci doğru bulmuştur. İlişki sırasında kıskançlığın sevginin bir sonucu olduğuna ise %53.4 oranında katılıyorum yanıtı alınmıştır.[29] Selçuk Üniversite’sinde flört şiddeti ve anksiyete konulu araştırmada %88 oranıyla en çok duygusal %7.2 oranıyla en az ise cinsel şiddet olmuştur. Çalışmanın asıl kapsamı ise kadın öğrencilerin flört şiddeti ve anksiyete oranlamasını ölçmek üzerinedir. İki durum arasında doğru bir orantı tespit edilmiş, yaşanan şiddetin psikolojik olarak kişiye destek alınması gereken hasarlar verdiği belirtilmiştir. Uygulanan şiddete rağmen ilişkilerini sürdüren kadınların %45’i partnerini çok sevdiğini %33.8’i ise partnerinin şiddet içeren davranışlarının düzeleceğini düşünmektedir.[30]

Çözüm Önerileri

Flört şiddeti, mağdur olan ve mağdur eden olmak üzere iki kişilikten oluşur. Çoğu kişi ilişkisi içerisinde flört şiddetini uyguladığından bile habersizken bu ciddi bir sorundur. Bahsedildiği üzere flört özellikle gençleri içine alan bir kapsama sahiptir ve yaş oranı oldukça düşüktür. Aynı zamanda büyük oranda toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin doğurduğu bir sorun olması değişimi oldukça yavaşlatmaktadır. Flört şiddeti maalesef ki yeterli bilinirliğe sahip değildir. Hedef alınacak gençler ve öğrenim gördükleri düzeye göre bu bilinç ve farkındalık kazandırılmalıdır. Lise düzeyi için özellikle müfredat kapsamına alınan seçmeli bir dersten daha öteye gidilerek çalışmalarda bulunulabilir. Öğrencilere belirli aralıklarla müfredat kapsamında eğitici ve interaktif seminerler verilmeli, burada flört şiddetinin varlığını içsel olarak kendilerinin anlamaları sağlanmalıdır. Ayrıca lise öğrenimi kapsamında rehber öğretmenler çok önemli bir aracıdır. Onların bu sorunu yaşayan öğrencilerin yönlendirilmesi için güvenebilecekleri bir yerde konumlandırılması çok kıymetlidir. Üniversite düzeyinde ise halihazırda bazı üniversiteler şiddete yönelik dayanışma merkezleri kurmuş ve bu kapsamda öğrencilere yardım etmektedir. Fakat öğrenciler merkezin varlığından veya işlevinden yeteri kadar haberdar olamamaktadır. Öğrencilere bu merkezlerin varlığını hissettirmeleri ve de sık sık bu durumla karşılaşırlarsa ayrıca başvurabilecekleri diğer yerlerin bilgisi de verilmelidir. Bir başka eksik kalan nokta ise hukuki anlamdaki bilgi yetersizliğidir. Bu eksiklik doğru merkezlere yapılan yönlendirmeler ile çözülebilir ya da bu merkezlerin barolar ile yapacakları iş birliği ile daha görünür hale getirilebilir.

Flört şiddeti toplumun içerisinde büyüyen derin bir sorun iken sadece bu şiddetin yaşandığı kitleyi hedef alarak çalışmalar yapılması oldukça yetersizdir. Bireyler örgün eğitime başladıkları anda bu hususun kitleye göre şekillendirilerek öğretilmesi gereklidir.

Kanada’da yapılan birçok okulun dahil olduğu öğrenim temelli bir projede ilişkilerin nasıl sağlıklı olabileceği ve cinsel anlamda sağlık konularında temel dersler verilmiştir. İki yıldan uzun süren bir izlemeden sonra özellikle fiziksel flört şiddetinde %2.2’lik bir azalma olduğu tespit edilmiştir.[31] Böylece öğrenim temelli çalışmaların flört şiddetini önleme, engelleme ve durdurmada etkili olduğu söylenebilir.

Atıflar

[1] Oğuz Polat, “Kriminoloji ve Kriminalistik Üzerine Notlar”, Ankara:Seçkin Yayınları, 2018

[2] Sare MIHÇIOKUR, Ayşe AKIN, “Flört Şiddeti — “Şiddet’li Sevgi””, Sağlık ve Toplum Dergisi, Yıl:25 , Sayı: 2 Mayıs -Ağustos 2015

[3] Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, “Gençler Arasında Flört Şiddeti”, Ne Var Ne Yok Projesi, 2017

[4] Oğuz Polat, “Kriminoloji ve Kriminalistik Üzerine Notlar”, Ankara:Seçkin Yayınları, 2018

[5] Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, “Gençler Arasında Flört Şiddeti”, Ne Var Ne Yok Projesi, 2017

[6] Toplum Gönülleri Vakfı, “Flört Şiddeti”, Genç Kadın Fonu

[7] Hacer Alan Dikmen, Tuba Özaydın, Sema Dereli Yılmaz, “Üniversitedeki Kadın Öğrencilerde Yaşanan Flört Şiddeti ile Anksiyete ve Umutsuzluk Düzeyleri Arasındaki İlişki”, Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2018; 9(2):170–176

[8] Anadolu Ajansı, “Sivas’ta kadın cinayeti: İftar öncesi “yemek yapma” tartışmasında bıçaklanarak öldürüldü”, 2021

[9] Fatma Fidan ve Yeliz Yeşil, “Nedenleri ve Sonuçları İtibariyle Flört Şiddeti”, Balkan ve Yakın Doğu Sosyal Bilimler Dergisi, 2018: 04 (01)

[10] Hafize Öztürk Can ve Yeliz Çakır Koçak, “Flört Şiddeti: Tanımı, Sınıflaması ve Değerlendirmesi”, Toplumsal Cinsiyet ve Kadın, 1. Baskı, Ankara: Türkiye Klinikleri; 2019. p.43–53.

[11] Hafize Öztürk Can ve Yeliz Çakır Koçak, “Flört Şiddeti: Tanımı, Sınıflaması ve Değerlendirmesi”, Toplumsal Cinsiyet ve Kadın, 1. Baskı, Ankara: Türkiye Klinikleri; 2019. p.43–53.

[12] Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, “Gençler Arasında Flört Şiddeti”, Ne Var Ne Yok Projesi, 2017

[13] Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, “Gençler Arasında Flört Şiddeti”, Ne Var Ne Yok Projesi, 2017

[14] Türk Ceza Kanunu madde 107

[15] Serpil Çınar, “Flört şiddeti ve hukuki boyutu”, Milliyet Gazetesi, 2020, https://www.milliyet.com.tr

[16] Hafize Öztürk Can ve Yeliz Çakır Koçak, “Flört Şiddeti: Tanımı, Sınıflaması ve Değerlendirmesi”, Toplumsal Cinsiyet ve Kadın, 1. Baskı, Ankara: Türkiye Klinikleri; 2019. p.43–53.

[17] CEDAW (Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi), 1979

Madde 1- İşbu Sözleşmeye göre, “kadınlara karşı ayırım” deyimi kadınların, medeni durumlarına bakılmaksızın ve kadın ile erkek eşitliğine dayalı olarak politik, ekonomik, sosyal, kültürel, medeni ve diğer sahalardaki insan hakları ve temel özgürlüklerinin tanınmasını, kullanılmasını ve bunlardan yararlanılmasını engelleyen veya ortadan kaldıran veya bunu amaçlayan ve cinsiyete bağlı olarak yapılan herhangi bir ayırım, mahrumiyet veya kısıtlama anlamına gelecektir.

[18] İstanbul Sözleşmesi (Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi), 2011

“ “kadın” terimi, 18 yaşından küçük kızları da kapsayacaktır.”

[19] Madde 6 — Toplumsal cinsiyet konusunda hassasiyet gerektiren politikalar Taraflar bu Sözleşmenin uygulanmasına ve sözleşme hükümlerinin etkilerinin değerlendirilmesine bir toplumsal cinsiyet bakış açısı katacak ve kadınlarla erkekler arasında eşitliğe ve kadınların güçlendirilmesine ilişkin politikalarını yaygınlaştıracak ve etkili bir biçimde uygulayacaklardır.

[20] İstanbul Sözleşmesi , 2011, Madde 22

[21] İstanbul Sözleşmesi , 2011, Madde 23

[22] İstanbul Sözleşmesi , 2011, Madde 24

[23] Sare MIHÇIOKUR ve Ayşe AKIN, “Flört Şiddeti — “Şiddet’li Sevgi””, Sağlık ve Toplum, Yıl:25 , Sayı: 2 , Mayıs -Ağustos 2015

[24] Violence Against Women: Intimate Partner And Sexual Violence Against Women Retrievede March 14, 2012, FromHttp://Www.Who.İnt/Mediacentre/Factsheets/Fs239/En/

[25] Sare MIHÇIOKUR ve Ayşe AKIN, “Flört Şiddeti — “Şiddet’li Sevgi””, Sağlık ve Toplum, Yıl:25 , Sayı: 2 , Mayıs -Ağustos 2015

[26] Hacer Alan Dikmen, Tuba Özaydın, Sema Dereli Yılmaz, “Üniversitedeki Kadın Öğrencilerde Yaşanan Flört Şiddeti ile Anksiyete ve Umutsuzluk Düzeyleri Arasındaki İlişki”, Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2018; 9(2):170–176

[27] Fatma Fidan ve Yeliz Yeşil, “Nedenleri ve Sonuçları İtibariyle Flört Şiddeti”, Balkan ve Yakın Doğu Sosyal Bilimler Dergisi, 2018: 04 (01)

[28] Hafize Öztürk Can ve Yeliz Çakır Koçak, “Flört Şiddeti: Tanımı, Sınıflaması ve Değerlendirmesi”, Toplumsal Cinsiyet ve Kadın, 1. Baskı, Ankara: Türkiye Klinikleri; 2019. p.43–53.

[29] Hilal Özcebe, Dilek Aslan, Ahmet Hilmi Karabiber, Mustafa Fatih Küçük Öztaş, Kubilay Oransay, İnan Ölmez, “Bir Grup Üniversite Öğrencisinin Flört Şiddeti Hakkındaki Görüşleri”, Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 13, Sayı 1, Nisan 2002

[30] Hacer Alan Dikmen, Tuba Özaydın, Sema Dereli Yılmaz, “Üniversitedeki Kadın Öğrencilerde Yaşanan Flört Şiddeti ile Anksiyete ve Umutsuzluk Düzeyleri Arasındaki İlişki”, Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2018; 9(2):170–176

[31] Güliz AVŞAR BALDAN ve Nalan AKIŞ, “Flört Şiddeti”, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 43 (1) 41–44, 2017

Kaynakça

1. Anadolu Ajansı, “Sivas’ta kadın cinayeti: İftar öncesi “yemek yapma” tartışmasında bıçaklanarak öldürüldü”, 2021

2. CEDAW (Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi), 1979

3. Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, “Gençler Arasında Flört Şiddeti”, Ne Var Ne Yok Projesi, 2017

4. Fatma Fidan ve Yeliz Yeşil, “Nedenleri ve Sonuçları İtibariyle Flört Şiddeti”, Balkan ve Yakın Doğu Sosyal Bilimler Dergisi, 2018: 04 (01)

5. Güliz AVŞAR BALDAN ve Nalan AKIŞ, “Flört Şiddeti”, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 43 (1) 41–44, 2017

6. Hacer Alan Dikmen, Tuba Özaydın, Sema Dereli Yılmaz, “Üniversitedeki Kadın Öğrencilerde Yaşanan Flört Şiddeti ile Anksiyete ve Umutsuzluk Düzeyleri Arasındaki İlişki”, Acıbadem Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2018; 9(2):170–176

7. Hafize Öztürk Can ve Yeliz Çakır Koçak, “Flört Şiddeti: Tanımı, Sınıflaması ve Değerlendirmesi”, Toplumsal Cinsiyet ve Kadın, 1. Baskı, Ankara: Türkiye Klinikleri; 2019. p.43–53.

8. Hilal Özcebe, Dilek Aslan, Ahmet Hilmi Karabiber, Mustafa Fatih Küçük Öztaş, Kubilay Oransay, İnan Ölmez, “Bir Grup Üniversite Öğrencisinin Flört Şiddeti Hakkındaki Görüşleri”, Toplum ve Sosyal Hizmet, Cilt 13, Sayı 1, Nisan 2002

9. İstanbul Sözleşmesi (Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi), 2011

10. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, “Kadına Yönelik Şiddet-Flört Şiddeti”

11. Oğuz Polat, “Kriminoloji ve Kriminalistik Üzerine Notlar”, Ankara:Seçkin Yayınları, 2018

12. Sare MIHÇIOKUR, Ayşe AKIN, “Flört Şiddeti — “Şiddet’li Sevgi””, Sağlık ve Toplum Dergisi, Yıl:25 , Sayı: 2 Mayıs -Ağustos 2015

13. Serpil Çınar, “Flört şiddeti ve hukuki boyutu”, Milliyet Gazetesi, 2020, https://www.milliyet.com.tr

14. Toplum Gönülleri Vakfı, “Flört Şiddeti”, Genç Kadın Fonu

15. Türk Ceza Kanunu

16. Violence Against Women: Intimate Partner And Sexual Violence Against Women Retrievede March 14, 2012, At: 12.00FromHttp://Www.Who.İnt/Mediacentre/Factsheets/Fs239/En/